Hayatımızın her alanına etki eden duygu ve düşüncelerimizin yeme alışkanlıklarımızı da etkilediğini dile getiren Diyetisyen Zehra Ziya, duygu değişimleri sonucunda ortaya çıkan yeme bozukluklarına, tedavi yöntemlerine ve sonuçlarına değiniyor...
Duygu ve düşüncelerimiz yeme davranışımızı da etkilemektedir. Öfke, üzüntü, korku, sevinç, heyecan gibi olumsuz ya da olumlu duygulardan kaynaklanan ruhsal dalgalanmalara bir tepki olarak edinilen yeme davranışına “Duygusal Yeme Davranışı” adı verilmektedir. Duygusal yeme durumu, kilodan bağımsız olarak normal kiloya sahip bireylerde diyet yapan bireylerde ya da obez kişilerde görülebilmekte ve kişiden kişiye çeşitli farklılıklar gösterebilmektedir.
Bireyde özellikle anksiyete seviyesi ve stres düzeyi fazla olduğunda; zararlı, sağlıksız, aşırı yağlı, baharatlı gıdalar tüketmeye eğilimli bir hale gelmekte ve bu besinleri tükettiğinde kendini çok daha iyi hissetmektedir. Bu konudaki genel yargı, yeme bozukluğunun şiddetli stres ile bağlantılı olduğudur. Bu görüşe göre; insanlar duygusal yeme eğilimini stres altındayken gösterebilirler; çünkü insan zihni olumsuz durumlarla başa çıkamadığında onlardan kaçma eğilimi gösterir. Bunu da yeme ile bir tür dikkat dağıtma şeklinde gerçekleştirir. Bu durum bir süreklilik halini alıp, kronikleşirse yeme bozukluğu ve duygusal yeme davranışı gelişir. Duygusal yeme kişinin ruh halini kısa süreli olarak değiştirebilse de; uzun vadede bu durum ciddi psikolojik sorunlara ve obeziteye yol açabileceği için alternatif stratejilere ve tecrübeli bir diyetisyen eşliğinde kontrol altına alınması gerektiğine ihtiyaç vardır.
Daha önceden hiç Amigdala ve duygusal yeme bağlantısını duymuş muydunuz?
Amigdala; bizim duygusal davranışlarımızın aktive edildiği duygusal zekamızdır. Ani üzüntüler, ani korkular, agresyon yaratacak bir olayın gerçekleşmesi gibi durumlarda oluşan bilgi Amigdala’ya gider.
Peki bu ani duygu durumlarıyla nasıl başa çıkabiliriz?
Bu durumda; Prefrontal Korteks (ön beyin) tampon görevi görmektedir. Bu beyin, Amigdala bölgesindeki ilkel dürtülerin daha makul seviyelere dönüşmesine imkan sağlar ama Prefrontal Korteks’in tampon görevi yapmasından hemen önce tepkiyi çoktan dışa vurmuş olabiliriz. Bu yüzden ani duygu güdülerimizde bir veya iki dakika beklemek gerekmektedir. Bu bekleme o bilgiyi sağlıklı bir şekilde beyne göndermektedir. Sağlıklı beyin devreye girdiğinde ise sonuç sağlıklı olmaktadır.
Bununla birlikte ani duygu durumlarıyla başa çıkabilmek için ;
• Strese, dolayısıyla yeme bozukluğuna sebep olan duruma odaklanılmalı ve sorun çözülmeye çalışılmalıdır.
•Yeme atağı sırasında yüksek kalorili, yağlı ve şekerli besinler tüketmek yerine bir diyetisyen tarafından önerilen sağlıklı atıştırmalıklar tüketilmelidir.
• Sık, sağlıklı ve düzenli beslenmeye çalışılmalıdır.
• Öğün atlanmamalıdır.
• Lifli (tam tahıllar, meyve ve sebzeler) ve besin değeri yüksek yiyecekler tüketilmelidir.